TEMPLE GRANDİN

                Film, otizmli bir kadın olan Temple Grandin'in hayatını anlatıyor. Gerçek bir yaşamdan alınan film izleyiciye etkili dersler veriyor.
                Temple'nin annesi, diğer otizmli çocukların ailesinin yaptığının tersine, çocuğunun hayata tutunabilmesi için onu yatılı bir okula veriyor. Temple'nin okulda arkadaşlarıyla ilişkisi çok zayıf ancak onu anlayabilen öğretmenini çok seviyordu. Temple üniversiteye gideceği yıl, teyzsinin çiftliğinde asabi hayvanları sakinleştiren bir mekanizma görür ve kendi üzerinde dener. İşe yaradığını görünce kendisi için de benzer bir şey yapar.
                 Üniversite hayvanların huysuzlukları üzerine tez yapmak ister ve onlar için çeşitli mekanizmalar yaparak daha uysal olmalarını sağlar. Bu projeleri yaparken otizmin avantajlarından yararlanır ve öngörüleriyle mekanizmanın hata payını sıfıra indirir ve sonunda başarır.
                 Lisedeki öğretmeninin cenaze töreninde otizmli bir çocuğun bir hareketini yorumlar ve diğer aileler de onunla konuşmak, yardım almak isterler. Kürsüde konuşan Temple, otizmde erlen tanının önemine vurgu yapar ve ailelere dersler verir.
                 Filmde, Temple Grandin otizmli olmasına rağmen kendi ayakları üzerinde durabildiğini ve çok büyük başarılar elde edebildiğini bizlere göstermiştir. Filmin kurgu değil de gerçek hayattan olması bize gösterir ki eğer doğru yönlendirme yapılırsa başarısızlık diye bir şey yoktur.